Bu yazımda sizlere “Büyücü Kral” ya da bazı kaynaklarda “Cadı Kral” olarak geçen yüzük tayflarının başında olan isimden bahsedeceğim.. Hepimiz Büyücü Kralın hikayesini ve ölümünün nasıl olduğunu biliyoruz.. Peki ya hikayesinin başını? İşte incelememiz de buradan başlıyor..
Cadı Kral ve Bilinmeyenler Üzerine
Angmar’ın Cadı Kralı.. Eski bir kral olduğu söylenir ama bunun kaynağı nerede peki? Hepsinden önemlisi kimdir bu adam? Yüzük tayflarından biri olduğunu ve onları yönettiğini biliyoruz.. Ayrıca Sauron’un yaratmış olduğu güç yüzükleri’nin, dokuz tanesinden bir tanesi de Cadı Kral’a teslim edildi. Tüm yüzük tayflarının hikayesi ayrı ayrı olsa da buluştukları tek bir nokta vardı. O da tekyüzük!
Hikayemize en başından, yani tüm yüzük tayflarının ortak olduğu noktadan başlayalım ki her şeyi anlamanız mümkün olsun.. Hikayemiz Sauron’un güç yüzüklerini dövmesi ve dağıtması ile başlar.. Bu da bizi ikinci çağ dönemlerine götürür..
İkinci çağ’da Sauron kendisine “Armağanların Efendisi” yani “Annatar” ismini takmıştı. O günlerde Ost-in-Edhil demircileri daha önce yarattıkları her şeyi aştılar ve güç yüzükleri'ni yaptılar. Ama Sauron onların işlerine rehberlik ediyordu ve yaptıkları her şeyden haberdardı. Elfleri boyunduruk altına alıp, kendi gözetiminde tutmak ise tek amacıydı. Sauron Tekyüzük’ü dövdüğünde ise Elfler kötülüğün farkına varmış ve nenya, narya ve vilya’yı saklamışlardı. Sauron, bu yüzüklerin de kendisinde bulunmasını istiyordu ama bunu başaramamıştı. Daha sonra ise savaş başladı ve Sauron geride kalan yapılmış tüm güç yüzükleri'ni elinde topladı. Kendi egemenliği altına almak için, kendi soylarının sahip olduğundan daha fazla güç arzulayan orta dünya halklarına ise diğer yüzükleri dağıttı. Amacı ise daha da güçlenmekti Cücelere yedi yüzük verdi; ama iradesine boyun eğmeye diğerlerinden daha hazır olduğunu ispatlayan İnsanoğlu'na ise dokuz yüzük verdi.
Yüzük tayflarının ve Angmar’ın Cadı kralı’nın hikaye’si kısaca buradan başlar.. İnsanlara dağıtılan Dokuz yüzüğün Sauron’un zamanla buyruğuna girmesi ise aşağıda ki alıntı ile açıklamak mümkündür..
” İnsanoğlu kolaylıkla tuzağa düşebildiğini kanıtlamıştı O günlerde Dokuz Yüzük'ü kullananlar giderek güçlendiler, eskinin kralları, büyücüleri ve savaşçıları oldular. Zaferler ve büyük servetler kazandılar ama yüzükler onların felaketleri oldu. Sahip oldukları sonsuz yaşam sonunda onlara dayanılmaz gözükmeye başladı. Eğer isterlerse, güneşin altındaki bu dünyada, bütün gözlere görünmeden yürüyebilir ve ölümlü insanoğluna görünmez olan her şeyi görebilirlerdi; ama sık sık hayaletler ve Sauron'un görüntüleri olarak görülürlerdi. Ve birer birer, er ya da geç, başlangıçtaki isteklerinin iyi ya da kötü oluşuna, doğuştan gelen güçlerine göre taktıkları yüzüğün kölesi haline geldiler, Sauron'un taktığı Tekyüzük’ün egemenliği altına girdiler. Hükmeden Yüzüğü takanı korumak için sonsuza dek görünmez oldular ve böylece gölgeler krallığına girdiler. Onlar artık Yüzüktayfları'ydı, Nazgûl! Düşman'ın en korkunç hizmetkârları; karanlık onların yanında ilerledi, ölümün sesiyle haykırdılar.”
(Güç Yüzüklerine Dair)
İşte tüm yüzük tayflarının çıkış noktası yukarıda ki alıntı ile başlar.. Cadı Kral’ın hikayesi ise diğer yüzük tayflarının hikayesinden farksızdır.. Peki biz Kral, kral diyoruz da, Cadı Kral’ın Kral olduğunu nereden biliyoruz..? İlk ipucunu yine güç yüzüklerine dair kitabında ki bir alıntı ile açıklayalım..
”Ama Sauron daima haindi; denir ki Dokuz Yüzük'le tuzağa düşürdükleri arasında üç tane de Númenórean soyundan gelen yüce efendi vardı. “
(Güç yüzüklerine Dair)
Görüldüğü gibi Dokuz Yüzük sahiplerinden 3’ü Númenórean soyundan gelen yüce efendi.. Tabi ki yüce efendi olması, onun kral olduğu anlamına gelmez ama Yüzüklerin Efendisi kitabında ki alıntı ,onun kral olduğunun bir kanıtı niteliğindedir.. O alıntı ise ;
”Kara süvari kukuletasını geriye itti; o da ne! Başında kralla ait bir taç vardı; yine de tacı görünen hiçbir baş üzerine oturmamıştı. Tacın ve örtülü geniş, kara omuzlarının arasından al al alevler parlıyordu. Görünmeyen ağzından ölümcül bir kahkaha duyuldu.
Yaşlı ahmak!”dedi. “Yaşlı ahmak! Bu benim saatim. Gördüğün de Ölüm’ü tanımaz mısın sen? Geber; lanetlerin boşuna artık!” Bunu der demez kılıcını yukarılara kaldırdı; kılıçtan aşağıya alevler indi…”
(Yüzüklerin Efendisi : Kralın Dönüşü)
Gandalf ile karşılaştığı sırada yaşanan bu olay sonrasında başında kral’a ait bir taç’ın olması Cadı Kral’ı bir Kral yapmaktadır.. Evet o bir Kral’dır.. Yanlız dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ise onun normal bir kral değil, Númenórean soyundan gelen bir Kral olduğudur.. Bunun nedeni ise yukarı da ki ikinci alıntıyı tekrar okuyacak olursanız (Dokuz yüzük tayfından üçü’nün Númenórean soyundan gelen yüce efendi olması) Cadı Kralın soyunun nereden geldiğini anlamanızı sağlayacaktır.. Şu aşamada işimiz kolay gibi görünse de haydi biraz daha derinlere dalalım..
Elimizde Númenórean soyundan gelen bir Kral var.. Cadı Kral’ın kim olduğunu bulmak için ise şimdiye kadar yaşamış tüm Numenor kral’larını sıralayalım ve bir taraftan da elemeye başlayalım;
(Birinci kısım Quenya dilinde, ikinci kısım ise Adunaic dilinde ki ismini temsil eder..)
1 – (Elros) Tar-Minyatur /Gimilzôr
2 - Vardamir Nólimon
3 - Tar-Amandil /Ar-Aphanuzîr
4 - Tar-Elendil /Ar-Nimruzîr
5 - Tar-Meneldur Irimon
6 - Tar-Aldarion Anardi
7 - Tar-Ancalimë
8 - Tar-Anárion
9 - Tar-Súrion-
10 - Tar-Telperiën
11 - Tar-Minastir
12 - Tar-Ciryatan /Ar-Balkumagan
13 - Tar-Atanamir (Büyük)
14 - Tar-Ancalimon
15 - Tar-Telemmaitë
16 - Tar-Vanimeldë
Tar-Anducal *Herucalmo
17 - Tar-Alcarin
18 - Tar-Calmacil /Ar-Belzagar
19 - Tar-Ardamin /Ar-Abattarîk
20 - Tar-Herunumen /Ar-Adûnakhôr
21 - Tar-Hostamir /Ar-Zimrathôn
22 - Tar-Falassion /Ar-Sakalthôr
23 - Tar-Telemnar /Ar-Gimilzôr
24 - Tar-Palantir / Ar-Inziladûn
*Tar-Míriel /Ar-Zimraphel
25 - Tar-Calion /Ar-Pharazôn
Ek bilgi : Tar-Calion, nam-ı diğer Ar-Pharazon ya da Altın Pharazon son númenor kralıdır. Tar-Calion'dan sonra númenor batmış ve Kral Soyu yok olmuştur. Fakat Orta Dünya'da Elendil'in Arnor ve Gondor krallıklarını kurmasıyla yeni bir kral soyu doğmuş ve bu soy Elendil'in oğulları İsildur ile Anárion sayesinde korunarak devam etmiştir.
Evet yukarı da ki isimler arasından elimizde ki bilgiler ışığında, bir cadı kral seçeceğiz.. Yukarıda ki isimler gözünüzü korkutmasın zira nokta atışı ile çok çabuk kurtulacağız bir çok isimden.. Eleme yapmaya ise kraliçe’lerden başlayalım. Bunun nedeni ise aslında 25 kral değil, 22 kral ve 3 kraliçe olmasıdır.. Bu kraliçe’ler ise Tar-Ancalimë, Tar-Telperiën ve Tar-Vanimeldë’dır.
Bir sonra ki ipucumuz ise nokta atışı yani Sauron’un yüzükleri dağıttığı ve Nazgul’lerin ilk görüldüğü tarihlerdir.. Aynı zamanda bu tarihlerde, numonor soyunda kimler kralmış onları da bir inceleyelim..
Kronoloji ;
2029 : Tar-Atanamir tahta çıktı.. (Doğum:1800 – Ölüm:2251)
2251 : Númenóreanlar arasında bölünmeler ve isyan başladı. Bu tarihlerde dokuz yüzüğün köleleri olan Nazgûl ya da Yüzüktayfları ilk kez görüldü.
Evet Cadı Kral’ın tahmini doğum tarihi, yaşam süresini ve 2251 yıllarında ilk kez görüldüğünü düşünürsek, yukarı da ki tarihler bizi doğrudan iki isime götürür.. Bu isimler Cadı Kral’ın ya Tar-Atanamir olduğunu, ya da Tar-Atanamir’in babası olan ve bir önce ki numenor kral’ı Tar-Ciryatan olduğudur.. Bu iki isim dışında Cadı Kral'ın bir başka kral olma ihtimali yoktur. Ayrıca Ta-Ciryatan ise tahtını oğlu Tar-Atanamir’e 2029 yılında devretmiştir.. Ölüm tarihi ise 2035’dır.. Ölüm tarihini göz aldığımızda ise Tar-Ciryatan’ın olmayacağı neredeyse de kesindir.. Bana soracak olursanız da Cadı Kral Tar-Atanamir de değildir.. Her iki kişinin de hikayesi ve yaşadıkları Arda Tarihinde bellidir çünkü..
Peki o zaman Cadı Kral kimdir?
Aslında bakarsanız bu konuda David Day’in yazmış olduğu 4 cilt’lik Orta Dünya Arşivi, tam da bu konuya parmak basmıştır.. Her ne kadar gerçek olmasa da, oldukça mantıklı yazıldığını ve bir şekilde bu eksikliği doldurduğunu söylemek mümkündür.. Önce o yazıdan alıntı;
Witch Kinq Er-Murazor (Kara Prens), Kral Tar-Ciryatan'ın oğlu ve Büyük Tar-Atanamir'in küçük kardeşi olan Númenórean Prensiydi. 1820 yılında dünyaya geldi. Güneş tutulması esnasında doğduğu ve saçının daha önce doğanlardan çok daha koyu olması sebebiyle Tindomul (alacakaranlığın oğlu) adı verildi. O da kardeşi gibi olağanüstü gururluydu ve Númenór ile ilgili her şeye karşı bir merakı vardı. Kızgın ve gözü kara olduğundan, Er-Mûrazor Orta Dünyadaki pek çok fetihlerde görev aldı.
Kara Prens 1883 yılının 2.çağının ilk haftası Barad-dur'a gitti ve yüzüklerin efendisinin bir öğrencisi oldu. 150 yıl boyunca büyü bilgisini genişleterek çok güçlü bir büyücü oldu. Kara sanatlar hakkındaki bilgisi neredeyse Sauron'unkine eşti ve kötü tarafın en güvenilir komutanı oldu. Sonunda Sauron’un güç, zenginlik ve ölümsüzlük vaatleri karşısında ruhunu kendisine bir güç yüzüğü veren efendisine teslim etti. Kara Prens bundan sonra Cadı kral ya da Morgul Efendisi olarak tanındı.
(David Day – A Tolkien Bestiary / Dark_Grond)
Kanadalı David Day bu şekilde bir yazı ile karşımıza çıkmış görünüyor.. Öncelikle David Day’ın J.R.R. Tolkien’ın dünyasında Cadı Kral ile ilgili bilgi eksikliğini fark ettiğini ve bu eksikliği gidermek için bu yazıyı yazdığını artık biliyoruz.. Ayrıca yazmış olduğu bu yazı yüzünden çok ciddi eleştiri aldığını belirtmekte de fayda var..
İlk paragraf’ta yazılanlar bence mantıklı yazılmıştır.. Christopher Tolkien bu konuyu kalem’e almış olsa, muhtemelen buna benzeri bir hikaye yazardı.. İkinci paragraf’ın ise yarı hatalı olarak buluyorum.. (Konuyu “Sonunda Sauron’un güç, zenginlik ve ölümsüzlük vaatleri karşısında ruhunu kendisine bir güç yüzüğü veren efendisine teslim etti.” cümlesi ise doğrudan “Güç yüzüklerine dair” kısmına gönderme yapması uygun olmuş)
Sonuç :
Sonuç olarak Witch King’in hayatı J.R.R. Tolkien’e bağlı kalınacaksa cevabımız artık açıktır.. Hayatının bir dönemi bilinen, bir dönemi ise bilinmeyen bir karakterdir. Ayrıca Orta Dünya’da buna benzer bir çok karakterin olduğunu hatırlatmakta da fayda görüyorum..
Ayrıca yazının başında üç yüzük tayfının númenórean soyundan olduğunu söylemiştik.. Bunların birinin Witch King olduğunu artık biliyoruz.. Peki ya diğer ikisi? Onları ve diğer nazgul hikayelerini ise bir sonra ki yazımda yazmayı planlıyorum.. Biraz acele'ye gelen bu yazımda sizlere kısa ve öz bir şekilde Witch King'in bilinmeyen hikayesini anlatmaya çalıştım. Bir sonra ki yazıımda yeniden görüşmek üzere..
Yorum Gönder