Maia (çoğ. Maiar), J.R.R. Tolkien'in yarattığı Orta Dünya evreninde bir ırktır.
Arda'nın Yaratılışı, Ainur ve Maiar
Yaratıcı Eru Ilúvatar, Zamanötesi Salonlar'da Ainur'u yarattı. Ainur çok güçlü meleksi varlıklar olarak yaratıldı. Ainur'un her birinde bir özellik üstünlük gösteriyordu, fakat içlerinden Melkor'a hepsine verilenden bir parça verilmişti ve içlerinde en güçlü Ainur oydu. Ainur, Eru'nun isteiği üzerine, onun için şarkı söylemeye başladı ve bu şarkıda (Ainur'un Müziği)'nde, yaratılacak olan Arda'nın tasarımı bestelendi ve icra edildi. Eru Eä'yı ve Eä'nın da içinde Arda'yı yarattı. Böylece, -elfler tarafından daha sonra Valar ismi verilecek olan- bir grup Ainur Arda'ya indiler ve Arda'nın fizik kanunlarına uygun olmak için maddî forma büründüler. 15 taneydiler. Valar ile birlikte birçok daha az güçlü Ainur da yeryüzüne indi, bunlar Valar'ın yardımcılarıydılar ve Maiar adını aldılar. Valar'ın yaşadığı Ölümsüz Diyar'da birçok Maiar vardı ve bunlardan az bir kısmı Orta Dünya'da tanındı ve isimlendirildi.
Aydınlık Maiar
Eönwë, Maiarın en güçlüsü Manwë'nin Maiasıydı. Eönwë bir Vala kadar güçlü idi ve Melkor'a karşı verilen savaşlarda bir Vala kadar iyi savaştı. Kollarındaki gücü hiç kimse geçemezdi ve Manwë'nin sancaktarıydı. Ilmare, Varda'nın hizmetçisiydi ve güzelliği dillere destandı. Varda'nın yanından hiç ayrılmadı. Salmar hakkında çok fazla şey bilinmeyen ama Ulmo'nun ünlü borusunu deniz kabuklarından yaptığı söylenen ve Ulmo'nun yanından hiç ayrılmayan Ulmo'nun Maiasıydı. Arien ve Tilion insanların tanıdıkları Maiardı. Arien Güneş'i yönlendiriyordu, Tilion ise Ay'ı. Tilion genelde istikrarsızdı ve hızı hiç belli olmuyordu. Arien ise istikrarlı ve yavaştı. Arien eskiden Vana'nın Maiasıydı ve Tilion ise Orome'nin avcılarından biriydi. Ossë (Denizlerin Efendisi) ve Uinen (Denizlerin Hanımı) denizcilerin yakından tanıdıkları Vala Ulmo'nun yardımcılarıydı. Ossë dalgaların efendisi idi ve her denizci ondan çok korkardı. Uinen ise durgun ve sakin havanın Maiasıydı ve bu yüzden denizciler tarafından sevilirdi. Osse başta Melkor'un tarafına geçmişti ve dalgaları öfkeyle kullanarak toprakları dövüyordu. Bu yüzden Aulë Uinen'e rica etti ve Uinen Osse'ye yalvararak onu iyi tarafa çekti. Ama yine de Osse içindeki kızgın ruhu hiç atamadı. Eldarın Teleri kolu ölümsüz diyara giderken onların bir kısımını Orta Dünya'da tutmayı başardı ve gemiyapımcısı elflere uzun süre eğitim verdi. Bu elfler, Falas kıyılarında yaşayan Círdan'ın emrindeydiler.
En ünlü Maia ise kuşkusuz Melian’dı. Valinor'da hem Vàna hem de Estë'nin emrinde olan Melian, Orta Dünya'nın karanlığa büründüğü Ağaçların Çağı'nda Orta Dünya'ya gelmiş ve burda ormanlar arasında şarkı söylerken ve gezerken Elf Kralı Elwë Thingol ile evlenmişti. Lúthien adını verdikleri bir kızları oldu. Melian ve kocası Thingol, Doriath ormanında bir krallık kurdular. Bu krallığın halkı, Elwe'yi arayan Sindar elflerinden Avar elflerinden oluşuyordu. Melian, bu krallığı Melian Kuşağı ile çevirmişti. Elwë'ye de gücünün bir kısmını aktardı.
Karanlık Maiar
Ölümsüz Topraklar'da yaşayan Maiar, Arda'daki tek Maiar değildi. Kötü Vala Melkor'a hizmet eden birçok Maiar vardı.Kendisine ayarttığı Maiar korkunçtu ve bunlardan bir kısmı balrog olarak bilindi. Bun balrogların en dehşetlisi Gothmog’du. Efendisi Melkor için bir çok kötülük yaptı.
Görüntü olarak örümcek formunu seçen Ungoliant, Ölümsüz Topraklar'ın en güneyindeki karanlık bir bölgede yaşardı ve kimseye itaat etmezdi. Kara Efendi Melkor, bu Maia'ya üstün gelemedi ve onunla işbirliği yapma yolunu seçti. Ungoliant bir örümcek şeklindedir ve görünmez ağları vardır. Ayrıca sürekli açtır. Yüzüklerin Efendisi’nin üçüncü bölümü Kralın Dönüşü’nde bahsedilen dişi örümcek Shelob, Ungoliant'ın yavrusudur.
Melkor tarafından nasıl türetildikleri belli olmayan vampir Thuringwethil ve kurtadam Draugluin birer Maiaydılar.
Melkor'un hizmetindeki en kötü ve en ünlü Maia ise Sauron’du. Kötülükte neredeyse Melkor'a denkti. Melkor'un bütün planlarında Sauron'un bir payı vardır. İlk başlarda Demirci Aulë'nin Maiası olan Sauron, sonradan taraf değiştirip Melkor'un yanına geçti. Birinci Çağ'ın sonunda Melkor, Valar tarafından başlatılan Öfke Savaşı'nda yenilerek Boşluk'a atıldığında, Sauron Orta Dünya'nın doğusuna kaçtı ve sonraki çağlarda kötülüklerin başı Kara Efendi olarak Aman dışındaki bütün dünyaya korku saçtı.
Beş Büyücü
Orta Dünya tarihinde en önemli rol oynamış Maiar ise hiç kuşkusuz beş Istaridir. Istarinin bazısı karanlık yola saptı, bazıları ise aydınlıkta kaldılar. Üçüncü Çağ'da Orta Dünya'ya gelen bu beş Maia, Curumo, Aiwendil, Olórin, Alatar ve Pallando idi. Mavi Büyücüler Alatar ve Pallando ile Ak Büyücü Saruman (Curumo), Orta Dünya'nın doğusuna gittiler. Alatar ve Pallando geri dönmedi ve onlara ne olduğu bilinmiyor. Saruman geri döndü ve Tek Yüzük'te saklı olan büyük güç hakkındaki ilmi arttıkça, Orta Dünya'ya geliş amacını unuttu ve yoldan çıkarak orta dünya'ya hükmetmek istediği içinde yeşerdi.Radagast (Aiwendil) ise orta dünya da giderek yozlaştığı için ne kötü ne de iyidir. Ve orta dünya da kalmıştır. İçlerinden sadece Gandalf (Olórin) özünü bozulmaktan korudu. ve Orta Dünya'daki görevini başarıyla yerine getirerek Üçüncü Çağ'ın sonunda Ölümsüz Diyar'a gitmek üzere Orta Dünya'dan ayrıldılar.
Yazılarınız bana çok ilginç geliyor, ilgi ile sonuna kadar okuyorum. Bir şey anlamıyorum pek ama hoşuma da da gitmiyor değil
YanıtlaSilcok teşekkür ederim :)
SilAnlamanız için size bir tasiyem var :)
Lord Of The Rings Serisini Ve The Hobbit Serisini izlerseniz biraz yardım edebilir anlamanıza bu filmler :)
Saurooon (: Yüzüklerin Efendisi gelmiş geçmiş en iyi filmleri başında geliyor benim için. Birde Matrix var bende yeri ayrı olan. Hobbitler Y.E. kadar tutmadı ne yazık ki.
YanıtlaSilAynen öyle Yüzüklerin Efendisi yilina gore çok iyi bir film oldu hobbit 2014 filmi olmasına rağmen o kadar tutmadi.
Sil